Son yıllarda raflarda giderek artan “şekersiz” ve “diyet” ibareli ürünler, sağlıklı yaşam trendiyle birlikte tüketicilerin ilgisini çekiyor. Özellikle kilo kontrolü sağlamak isteyenler bu ürünleri güvenle tercih ediyor. Ancak uzmanlara göre işin perde arkasında dikkat edilmesi gereken önemli noktalar var.
Tatlandırıcı ve Katkı Maddesi Tehlikesi
Diyetisyen Gürkan Hınız, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, birçok ürünün “şekersiz” etiketiyle piyasaya sürülse de bunun tüketiciyi yanıltabileceğini söyledi. Hınız, bu ürünlerde şeker yerine yüksek miktarda yapay tatlandırıcı ve renklendirici bulunabildiğini belirterek şu uyarıda bulundu:
“Şekersiz olarak nitelendirilen ürünler tüketicide, ‘Sağlıklıyım, porsiyon miktarına dikkat etmesem de olur’ algısı yaratabiliyor. Bu nedenle üreticilerin pazarlama hamlesi olarak kullandığı ‘şekersiz’ kelimesine karşı daha dikkatli olmalıyız.”
Doğal Tatlandırıcılar da Sınırsız Değil
Stevia, bal ve hurma özü gibi doğal tatlandırıcıların daha masum göründüğünü ancak yine de ölçülü tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Hınız, şunları söyledi:
“Doğal tatlandırıcılar yapaylara göre daha iyi bir seçenek olabilir. Ancak unutulmamalıdır ki bunlar da birçok şeker grubunu yüksek oranda içeren bitki özleridir. Dolayısıyla ‘doğal’ kelimesine güvenip tüketim dozunu aşmamak gerekir.”
Çözüm: Etiket Okuma Alışkanlığı
Uzmanlara göre, tüketicilerin sağlıklı beslenme adına atabileceği en önemli adım, etiket okuma alışkanlığı kazanmak. Ürünlerin içeriklerine dikkat edilmeden sadece “şekersiz” ibaresiyle tercih edilmesi, uzun vadede metabolik bozukluklar, kilo artışı ve kalp sağlığı üzerinde riskler doğurabiliyor.
