İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından, Moda Bostanı ve çevresini kapsayan yaklaşık 12 bin metrekarelik alanın lüks konut projesi için açılan ihale, gelen tepkiler üzerine iptal edildi. Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, bu gelişmeyi önemli bir kazanım olarak değerlendirirken, sürecin sonunda elde edilen başarıda yerel halkın ve kamu kurumlarının katkısının altını çizdi.
İhale Süreci ve Tepkiler
Moda Bostanı, Caferağa Muhtarlığı, Moda Aile Sağlığı Merkezi ve diğer kamu hizmet birimlerinin bulunduğu 11 bin 775 metrekarelik alan, deprem hazırlıkları açısından kritik bir konumda yer alıyor ve 3. derece arkeolojik sit alanı olarak korunması gereken bir bölge. İhale, 25 Ağustos 2025 tarihinde gerçekleştirileceği duyurularak, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 31. maddesi kapsamında 11 Eylül tarihinde yapılmıştı. Ancak, yerel halk ve Caferağa Muhtarlığı ihale sürecine şiddetle karşı çıkarak, bu alanda yapılacak inşaat çalışmalarını istemediklerini ifade ettiler.
Başkan Kösedağı'nın Açıklamaları
İhalenin iptaliyle ilgili açıklama yapan Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, "Caferağa’da Moda Bostanı’nın da dahil olduğu yaklaşık 12 bin metrekarelik kamusal alan için bir ihale süreci yürütülmüştü. Bu duruma karşı çıkan Caferağalılar, yerel yönetimle birlikte önemli bir dayanışma gösterdi. Bugün burada bir kazanım elde ettik. Vakıflar Genel Müdürlüğü ile yaptığımız istişareler sonucunda ihale iptal oldu. Caferağa Muhtarlığı’na ve bu süreçte destek veren herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
Kamu Kurumları Arasındaki Diyalogun Önemi
Kösedağı, kamu kurumları arasındaki diyalogun önemine de dikkat çekerek, "İlgili bakanlıklar ve Vakıflar Genel Müdürlüğü, bu süreçte hassasiyetimizi dikkate aldı. Kamu kurumlarının birbirleriyle iletişim kurarak süreci yönetmesi, en değerli unsurlardan biri" şeklinde konuştu. İptal edilen ihale ile birlikte, bölgenin geleceği ve halkın talepleri doğrultusunda yeni bir değerlendirme sürecinin başlayacağı öngörülüyor. Moda Bostanı’nın korunması, yerel halk için büyük bir önem taşıyor ve bu durum, bölgedeki sosyal ve kültürel dinamiklerin devamlılığı açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
