Platonik aşk sağlıklı değil

Bireyin kendisini sevilmeye değer bir kişi olarak algılamaması anlamına gelen güvenli bağlanma problemlerinden platonik takıntıların ve aşkların çocukluk hatta bebeklik dönemine kadar uzanan bir süreç olduğunu hatırlatan uzmanlar,  edebi eserlerde sık sık konu edilen bu sorunla ilgili dikkatli olunması gerektiğini kaydediyor. 

Aşkın insanlık tarihi kadar eski bir kavram olduğunun altını çizen uzmanlar, efsanelere, hikayelere, şiirlere ve şarkılara konu olan aşkların her türlüsünü zaman içinde okuduğumuzu, gördüğümüzü ve belki de yaşadığımızı savunuyor. 

Kişinin zihninde sürekli istenmeyen şekilde oluşan ve tekrarlayan sıkıntılar ve rahatsız eden düşünceler olarak tanımlanan takıntı aşkta da karşımıza çıkıyor. Bu yoğun takıntılar kimi zaman günlük hayatımızı olumsuz etkiler hale geliyorsa dikkat edilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, gerçekte var olmayan, düşte kalan aşkların psikolojik sorunlara neden olabileceğinin vurguluyor. 

PLATONİK AŞK EDEBİ ESERLERDEKİ KADAR MASUM DEĞİL
Takıntılı aşk, aşk bağımlılığı veya ilişki bağımlılığı olarak tanımlanan platonik takıntı kavramı, gerçekte ulaşılamayan bir aşkı kişinin takıntı haline getirmesi ve hayatını o kişiye odaklamasıyla ortaya çıkıyor. Tarih boyunca hemen hemen tüm edebi eserlerde güzel olarak tanımlanan bu durum aslında hem bireyin kendisine hem de çevresine zarar veren, kişinin işlevselliğini kaybetmesine neden olan bir durum. 

Bu kişilerin sürekli aklında ayrılık ve kaygıların bulunduğunu vurgulayan uzmanlar,  bu kaygıları taşıyan kişilerin sürekli kendilerini rahatlatmak için ‘beni seviyor musun’ diye sorma eğiliminde olduklarını belirtiyor.